28 Haziran 2010 Pazartesi

Besin maddelerinin eksiklik ve fazlalık belirtileri

AZOT EKSİKLİĞİ: Azot eksikliği daha çok yaşlı yapraklarda yapraklarda görülür, küçük ve yaprak rengi sarı-yeşil portakal sarısından kırmızıya kadar değişebilir. Yapraklar sanki sonbahar mevsimindeki gibi, dökülmeye yakınki rengini alırlar. Ve aşağıdan yukarıya doğru bir yön takip edip dökülür. Yaşlı yapraklar esmerleşir ve kuruyup erken dökülür. Yeni çıkan sürgünler kısa ve ince kalır. Çiçeklenme iyi olmaz, çiçek sayısı azalır. Çiçekler küçüktür ve renkleri bozuktur. Kökler sürgünlere oranla daha uzun yan köklenme azdır. Bitkilerde tohum ve meyvede azalmaktadır.
AZOT fazlalığında ise bitkiler bodur kalmaktadırlar. Yapraklarda şekil bozuklukları ve renk bozuklukları görülmektedir.

POTASYUM EKSİKLİĞİ: Yaşlı yaprak kenar ve uçları kahverengi bir renk almaktadır. Yapraklarda kuruma görülür ve daha sonra pas gibi lekeler görülür. Başlangıçta bitkinin gelişmesi kuvvetli ve sürgünlerin durumu iyidir. Fakat çiçeklenme dönemi başladığında gelişme aniden zayıflar ve bitki çabucak solar. Çiçeklerin renkleri beyazdır ve çiçeklerin boyutları küçüktür. Kökler uzundur fakat saçaklanmış olan kök azdır. Bitki mantar hastalıklarına çabuk yakalanır. Bazı bitkilerde, gülde olduğu gibi potasyum noksanlığı etkisiyle demir noksanlığı da ortaya çımaktadır.
Fazla potasyum Azot ve magnezyum alımlarını engeller.

FOSFOR EKSİKLİĞİ: Eksiklik daha çok yaşlı yapraklarda görülür. Yapraklar koyu yeşil renkli, kenarları kırmızımsı mor olmaktadır. Yaprak kenarlarında yarım ay şeklinde sarımsı kahverengi-siyah benekler oluşur. Erken yaprak görülür. Yapraklar donuktaşır ve ölür. Gelişme zayıf ve düzgün değildir. Sürgün zayıf, yan sürgün çıkışı azdır. Çiçek ve tomurcuk teşekkülü çok azdır. Çiçekler küçük ve renkleri bozuk, kök teşekkülü zayıf saçak kök azdır. Renk kırmızımsı kahverengidir, (enfeksiyon hastalıklarına karşı hassasiyet fazlalaşır).
Fosfor fazlalığı demir ve diğer maddeleri tutar ve onların noksanlık arızalarını ortaya çıkarır.

MAGNEZYUM EKSİKLİĞİ: Zararlanma daha çok yaşlı yapraklarda meydana gelir. Yaprak beyaz-yeşil bir renk alıp yaprak sapı incelmektedir. Yaprak ucu ve kenarı yukarıya doğru kıvrılır. Çiçeklenme önemli derecede azalmaktadır, kök kısadır. Potasyum gübrelemesi yapılmadan, Azot (N) kaynağı olarakta Amonyum kullanılmak suretiyle giderilebilmektedir. Magnezyum fazlalığında verim azalır.

KALSİYUM EKSİKLİĞİ: Zararlanma daha çok genç yapraklarda görülür. Gelişme zayıftır. Sürgün ucundaki yapraklar çengel şeklindedir. Yapraklar uç ve kenarlarından itibaren kurumakta ve yırtılmaktadır. Uçtaki tomurcuklar ölür.

ÇİNKO EKSİKLİĞİ: Yaprak rengi beyaza kadar açılmakta ve yaşlı yapraklarda damarlar arasında benek şeklinde ölü kısımlar görülmektedir. Devamlı çinko noksanlığında bu belirtiler tüm yapraklara sıçramaktadır. Yaprak yüzeyleri küçülmekte ve yapraklar dökülmektedir. Kök gelişmesi fazla etkilenmemektedir.

MANGAN EKSİKLİĞİ: Zararlanma daha çok genç yapraklarda görülmektedir. Yaprak damarları arası benekli olmakta yaprak ölmektedir. En ince yaprak damarları yeşil renkli kalabilmektedir. Kökler zayıftır ve yan kökler çok gelişir.
Mangan fazlalığı demir noksanlığına sebep olur.

KÜKÜRT EKSİKLİĞİ: Zararlanma daha çok genç yapraklardadır. Genç yapraklar sarımsı renk almakta, yaprak damarları iç kısımda daha açık renge dönüşmektedir. Gelişme zayıftır. Kökte çok sayıda dallanma olur ve kök rengi beyazdır.
Kükürt fazlalığı halinde ise yapraklar beyazlaşır. Yaşlı yapraklarda kırmızı mor benek oluşur.

DEMİR EKSİKLİĞİ: Genç yapraklar sarımsı beyaz bir renk alırlar. Yaprak damarları başlangıçta yeşil olup sonradan sarı renge dönüşmekte ve yaprak kenarları ölmektedir. Gelişme zayıftır. Çiçekler küçük ve beyazdır. Kök kısa ve kahverengi olup çok sayıda yan kök teşekkül etmektedir.
Demir fazlalığı mangan noksanlığına sebep olur. Fosfor noksanlığındaki arazlar ortaya çıkar.

BOR EKSİKLİĞİ: Zararlanma genç yapraklarda çoktur. Renk önce açık daha sonra kahverengiden siyaha kadar değişmektedir. Yaşlı yapraklar kalınlaşır ve çabuk kırılır. Sürgünler küçük kalıp ölürler. (Kısa sürgün oluşur) çiçek teşekkülü zayıflar.

BAKIR EKSİKLİĞİ: Zararlanma daha çok genç yapraklardadır. Yaprak kenarları sarı ve bu yapraklar uçlarından itibaren kurumaktadır. Yan sürgünler çok zayıftır. Yaprak dökümü yukarıdan aşağıya doğrudur. Çiçek teşekkülü çok azdır. Çiçekler hareketsizdir. Zararlanma özellikle sıcak ve güneşli günlerde çok görülmektedir. Kök gelişmesi de önemli ölçüde engellenmiştir.

23 Haziran 2010 Çarşamba

Haberler : Topraksız Tarım, Hormonun Pabucunu Dama Atacak

http://www.nethaber.com/Ekonomi/63878/Topraksiz-tarim-yaparak-10-ton adresinden alınmıştır.

TOPRAKSIZ TARIM, HORMONUN PABUCUNU DAMA ATACAK

Ar-Ge çalışmalarına verdiği önemle tanınan ve 84 patente sahip Dizayn Grup, kampanya çerçevesinde hayata geçirdiği projelere bir yenisini daha ekledi. Dizayn Grup, mühendisliğin limitlerini zorlayarak başardığı ileri optimizasyon sayesinde, sera ortamında geliştirdiği ‘Miracle’ projesiyle küresel ısınma dolayısıyla meydana gelecek kuraklık ve açlığa karşı insanlığı rahatlatacak ve dünya tarım politikalarında yeni ufuklar açabilecek bir sistem geliştirdi.

Daha az su kullanmak esas

Miracle sayesinde, her yerde satılan herhangi bir domates tohumundan, tamamen doğal şartlarda, hiçbir hormon kullanmadan daha fazla verim, daha az iş gücü, daha iyi çalışma şartlarıyla; topraklı tarımda bir dönümden elde edilen 10 ton ürün yerine dönüm başına 80 ton ürün alınabiliyor.

Dizayn Grup Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Mirmahmutoğulları tarım teknolojilerinde devrim niteliğinde ki bu projeyi şöyle anlattı: “Bu teknolojimiz sayesinde tohumu su içinde büyütüyoruz. Su içinde tohumun kök salıp büyüyebilmesi için de özel bir akış sistemi kuruyoruz. Bu sistem, Dizayn Grup mühendisleri tarafından uzun yıllar devam eden çalışmalar sonucu gerçekleştirildi. Tohumun fideye, fidenin ürüne dönüştüğü süreçteki tüm olup bitenler en ince noktasına kadar, hiçbir detay atlanılmaksızın, optimize ediliyor. Bir tohumun ihtiyaç duyduğu her şey ona veriliyor. Tohumun gelişmesini engelleyecek bütün faktörler elimine ediliyor. Aslında, tohumun özüne uygun olanı yapıyor, tohumun genetik potansiyelini açığa çıkartıyoruz.”

Mirmahmutoğulları ayrıca şunları söyledi: “50 ayrı başlıkta bitkinin ihtiyaç duyabileceklerini tariflemeye çalıştık ve çalışmaya devam ediyoruz. Belki 100, belki daha fazla başlıkta optimizasyonu gerçekleştirebilirsek çok daha yüksek verimleri alabileceğimize inanıyoruz. İnsanlığın önemli bir kısmının açlık çektiği günümüzde, biz Ar-Ge firmalarına düşen çok önemli sorumluluklar var. Bu projemiz sayesinde daha az su ile herhangi bir toprakta herhangi bir coğrafya parçasında en yüksek verimi alarak, insanlığın açlık sorununa çözüm üretmeye çalışıyoruz.

http://www.nethaber.com/Ekonomi/63878/Topraksiz-tarim-yaparak-10-ton adresinden alınmıştır.

21 Haziran 2010 Pazartesi

Haberler : Topraksız tarım devrimi

http://www.milliyet.com.tr/default.aspx?aType=SonDakika&ArticleID=545080 adresinden alıntıdır.

Dizayn Grup, Antalya'da kurduğu sera Ar-Ge merkezinde, toprağa ihtiyaç duymayan, sadece suda yetişen domates üretti. "Miracle" markasıyla piyasaya sunulacak olan domatesin sadece 1 tohumundan 1 yılda bin 600 kilo ürün elde edildi.

Dizayn Grup dört yılda "Beyin göçüne karşı beyin gücünü teşvik ediyoruz" projesinin meyvesini aldı. Kampanyaya "Açlığa çözüm yüzde 100 suda tarım" sloganıyla katılan iki öğrencinin projesini hayata geçiren Dizayn Grup, üzerinde çalıştığı sistem ile dünyada çapında yeni bir buluşa imza attı. Dizayn, söz konusu proje ile bitkileri serada tamamen suda yetiştirdi. Üstelik üretimi hormonsuz, tamamen doğal domates üretmeyi başardı.
Üretim aşamasında kullanılan su miktarının da Tarım Bakanlığı'nın teşvik ettiği damla sulama tekniğine göre oldukça düşük olduğunu kaydeden Dizayn Grup Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Mirmahmutoğulları, "Sözkonusu teknoloji ile sadece bir tohumdan bir yılda bin 600 kilo domates üretiyoruz. Teknolojimizi bölgedeki çiftçiye satacağız. Onların ürettiği ürünü de alıp, 'Miracle' markasıyla pazarlayacağız" dedi. Mirmahmutoğulları, buluşlarının Afrika ülkeleri için büyük önem taşıdığını ve bu bölgeyi hedef pazarları olarak belirlediklerini anlattı.

Bitkilere Mozart dinletiyor

Mirmahmutoğulları dünyada eşi benzeri olmayan bir proje olarak tanımladığını Miracle Topraksız Tarım Sistemi'nin gıda sorununa çözüm olacağını vurguladı. Tohumun potansiyelini açığa çıkartarak maksimum verimlilik elde ettiklerini belirten İbrahim Mirmahmutoğlulları, "Tohuma ne istiyorsa onu verdik, istemediklerini de uzak tuttuk. Siz böyle yapınca tohum da size cömert davranıyor" diye konuştu. Projenin ilk yılında büyümede temkinli davranacaklarını ve sadece 10 kişiye teknolojiyi vereceklerini aktaran Mirmahmutoğulları, "Şimdiden eş dost sıraya girdi. Ancak biz asıl büyüme hamlesini 2009'dan sonra başlatacağız. Tüketimin olduğu her yer de biz de olacağız" dedi.
Domatesler yetiştirilirken hiçbir şekilde hormon kullanılmadığını, tohumların genleriyle oynanmadığını ve ilaçlamanın da yok denecek kadar az olduğunu vurgulayan Dizayn Grup Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Mirmahmutoğulları, "Kokusu ve tadından da ürünlerimizin ne kadar doğal olduğu anlaşılıyor. Elde ettiğimiz ürünleri 'Miracle' markasıyla pazara sunacağız. Domatesten sonra sıra biber marul gibi başka sebzeler de var. Ürünlerimizin yüzde 60'ını ihraç edeceğiz" diye konuştu.
Serada bitkilerden tam randıman almak için oldukça hassas davranılıyor. Seraya ayakkabı ile girilmiyor. Beyaz önlük ve bone takmak şart. Ayrıca domates bitkilerine düzenli olarak müzik dinletiliyor. Müzik de ilk tercih Mozart ve Ney. Mirmahmutoğulları, "Bitkileri stres olumsuz olarak etkiliyor. Stresten uzak tutmak içinde dinlendirici müzikler dinletiyoruz. Böylece müzik bitkiler üzerindeki etkilerini de inceliyoruz" diye konuştu.

1 yatırdı 14 kazandı

Dizayn Grup, ana iş kolu plastik boru üretiminin yanı sıra Ar-Ge'ye yaptığı yatırımlarla da dikkat çekiyor. Cirosunun yüzde 4'ünü Ar-Ge'ye ayıran şirket 84'e ulaşan patent sayısı ile Türkiye'de en fazla patent sahibi ikinci şirket konumunda. Dizayn Grup "Beyin göçüne karşı beyin günücü teşvik ediyoruz" kampanyası ile Patlatma Tee Projesi'ne toplam 300 bin dolar, sakal probleminin giderilmesine 230 bin dolar yatırım yaptı. Patlatma Tee Projesi'nden 2 milyon 200 dolar, sakal probleminin giderilmesinden 3 milyon 250 bin dolar proje geliri elde edildi. İbrahim Mirmahmutoğulları, "Proje sahiplerine projeleri hayata geçirildikten sonra yüzde 20-25 oranında kâr payı veriyoruz. Bazı projelerin de haklarının tamamını satın alıyoruz" dedi.

http://www.milliyet.com.tr/default.aspx?aType=SonDakika&ArticleID=545080 adresinden alıntıdır.

19 Haziran 2010 Cumartesi

Haberler : Şimdi de Topraksız Tarım

Topraksız tarımı ileri götürerek "bitki fabrikaları" oluşturan Japonlar, yılda 20 kez hasat yapabiliyorlar.Japonya’da topraksız tarımda başdöndürücü ilerleme yaşandı.

Japonlar, teknolojik alandaki üstünlüklerine yılda 20 kez hasat edilen fabrikasyon "ultra-steril sebzeler" yetiştirerek tarımı da eklediler. Yetiştirilen sebzeler geleceğin gıdası olarak adlandırılıyor.
Ekilecek ve ürün alınacak toprakları oldukça az olan Japonya, topraksız tarımda dünyanın önde gelen ülkeleri arasında yer alıyor.
Topraksız tarımı ileri götürerek "bitki fabrikaları" oluşturan Japonlar, yılda 20 kez hasat yapabiliyorlar. Sayıları her geçen gün artan bu tesislerde "geleceğin gıdası" olarak adlandırılan "ultra-steril sebzeler" yetiştiriliyor.

Bu sebzeleri hiç yıkamaya gerek kalmadan koparıp yiyebiliyorsunuz. Çalışanların dışarıyla hiçbir teması olmuyor ve ortam da oldukça steril...
Işık, ısı, nem ve hatta su miktarına kadar bütün şartlar kontrol altında tutuluyor.
Japonlar bu ürünlere rağbet gösterirken, yetiştirilen ürünlerin bir bölümünün ihraç edilmesi bile planlanıyor.

18 Haziran 2010 Cuma

Haberler : Topraksız Tarımda Organik Ürün

http://www.saruhanli.gen.tr/haber/2533-ekonomi-topraksiz-tarim-organik-urun.html adresinden alınmıştır.

Saruhanlı İlçesine bağlı Halitpaşa Beldesinde çiftçilik yapan Özkan Kavas, 2 dekar alanda kurduğu serada, Almanya’dan getirdiği Vermikulit adı verilen gübre içinde 3 Buçuk Milyon organik meyve ve sebze fidanı üretti.

Halitpaşa Beldesinde 2 dekarlık alanda sera oluşturan Kavas, üretim aşaması boyunca toprak yüzü görmeyen ve tarımsal ilaç kullanılmayan 2 buçuk milyon domates, 1 Milyon biber, 300 Bin Kavun, 200 Bin karpuz ve 150 Bin adet kabak, salatalık ve patlıcan fidanı üretti.

10 yıldır sertifikalı organik fidan üretimi yaptığını anlatan Kavas, 10 yıl önce kendi ihtiyacını karşılamak amacıyla başladığı fidan üretimini genişletip pazarladığını dile getirerek, “Bu bölgede yetişen meyve sebze fidanları önceden Antalya yöresinden geliyordu. Ben kendi ihtiyacımı karşılamak için başladığım fidancılığı genişletip pazarlamaya başladım. Fidanlar, üretim aşaması boyunca hiç toprak yüzü görmüyor ve tarımsal ilaç kullanılmıyor. Tamamen organik. Almanya’dan getirdiğimiz Vermikulit adı verilen gübreyi viollerin içine boşlatıp fidanları viol içinde yetiştiriyoruz” dedi.

Serada viol içine ekilen tohumların bir buçuk ay içinde yetişip dikime hazır hale geldiğini ifade eden Kavas, organik fidanların diğer fidanlara göre daha kaliteli olduğunu belirterek, “Fidanlarda asla hastalık görülmüyor. Ziraat Mühendislerinin gözetiminde üretimi gerçekleştiriyoruz. Organik domates fidanı, tarla fidanına göre dekarda 2 ton daha fazla ürün veriyor. Organik ürün daha hızlı gelişip, bol verim sağlıyor” diye konuştu.

Bu yıl ürettiği fidanların şu an yetişme aşamasında olduğunu ve 5 Nisan’da da dikime hazır hale geleceğini belirten Kavas, geçen yıl 2 milyon adet fidan ürettiğini ve 3 günde hepsini sattığını kaydetti.

Ürünün organik olması nedeniyle pazarlamada sıkıntı yaşanmadığını anlatan Kavas, Müşterilerin seraya kadar gelip fidan aldığını, ürünün büyük bir kısmını da sipariş üzerine ektiklerini ifade etti.

- TOPRAKSIZ TARIMIN ÖNEMİ -
Celal Bayar Üniversitesi Saruhanlı Meslek Yüksekokulu Müdür Yardımcısı, Sebze ve Meyve İşleme Teknolojisi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Ahmet Zeki Hepçimen ise, toprağın yorulması, erozyon ve tuzlanmanın önlenmesi bakımından topraksız tarımın toprağın geleceği açısından büyük önem taşıdığını kaydetti.

Ülkemizde toprağın verimli kullanmamasının temel sorun olduğunu ifade eden Hepçimen, “Ülkemizin tarımsal bir politikaya sahip olmaması ve geleceğe yönelik planlarının bulunmaması nedeniyle en önemli milli servetimizi olan toprak, gittikçe verimsiz hale gelmektedir. Bu nedenle topraksız üretim önem kazanmaktadır. Ayrıca geleneksel tarım işleme modelleri ile toprağımız, orantısız ve dikkatsiz kullanılan gübre ve ilaçlarla elden gitmektedir. Bu bakımdan organik ve topraksız tarım projeleri hem toprağımızın değerini koruyacak, hem de artıracaktır. Sağlıklı gıda üretim ve tüketimi de bu sayede olacaktır” dedi.

Muammer Kökcüoğlu
http://www.saruhanli.gen.tr/haber/2533-ekonomi-topraksiz-tarim-organik-urun.html adresinden alınmıştır.

13 Haziran 2010 Pazar

PH değeri ve besin maddelerinin emilimleri

Topraksız tarımda bitkilerin besinleri aldıkları çözeltinin PH değeri hakkındaki bilgileri önceki konularda sizlere vermiştik.
Daha net açıklama için aşağıdaki grafik size büyük yardım edecektir.Bu grafikte, bitkilerin hangi elementi hangi pH aralığında daha iyi emdiği gözükmektedir.

12 Haziran 2010 Cumartesi

Hangi sebze meyve hangi aylarda yetişir ?

"Topraksız tarım hakkında herşey" blogu olarak hangi sebzelerin ve meyvelerin, hangi mevsimlerde yetiştiği konusunda gelen sorularak karşılık olarak aşağıdaki listeyi sizlere sunmak istedik.

SEBZELER
Maydanoz - Her Ay
Patates- Her Ay
Taze Fasulye Mayıs - Eylül
Limon Her ay
Dereotu- Her Ay
Semizotu - Mayıs - Eylül
Havuç Eylül - Mart
Karnabahar- Aralık - Şubat
Taze Kabak Mayıs - Kasım
Pırasa Kasım - Mart
Barbunya Nisan-Eylül
Yeşil Soğan - Temmuz, Ağustos, Eylül hariç diğer tüm aylar
Salatalık- Mayıs - Ekim
Çarliston Biber Haziran - Eylül
Patlıcan Haziran - Kasım
Turp Ekim-Şubat
Pazı Ekim-Mart
Marul - Mayıs - Temmuz
Beyaz Lahana Kasım - Şubat
Pırasa Kasım-Mart
Sarımsak Her ay
Bamya Temmuz - Eylül
Ispanak Kasım - Mart
Dolmalık Biber Haziran - Kasım
Brokoli Aralık-Şubat
Kırmızı Lahana- Kasım - Şubat
Domates- Haziran - Kasım
Taze Bakla - Nisan -Temmuz
Salamura Yaprak Her Ay
Sivri Biber Haziran - Ekim
Taze nane Her ay
Yeşil Salata-kıvırcık- Ocak - Mayıs ve Ekim - Aralık
İç Bakla- Mayıs - Haziran
Kuru Soğan - Her Ay
Kereviz- Kasım - Mart
Bezelye- Nisan - Haziran
Taze asma yaprağı Mayıs-Temmuz


MEYVELER
Elma-Yaz Temmuz-Ağustos
Mandalina - Ekim - Şubat
Portakal- Ekim - Nisan
İncir - Ağustos-Eylül
Vişne - Temmuz-Ağustos
Elma-Buzhane Her ay
Muz - Kasım - Mart (Her ay)
Mürdüm Erik - Ağustos-Ekim
Malta Eriği - Nisan - Mayıs
Bal kabağı - Şubat-Mayıs
Elma (starking-golden) Ekim
Kırmızı Erik - Mayıs - Ağustos
Şeftali - Haziran - Eylül
Çilek - Mayıs - Haziran
Kavun - Temmuz - Kasım
Üzüm - Temmuz - Kasım
Nektarin - Temmuz-Eylül
Karpuz - Haziran - Ağustos
Kayısı - Haziran - Ağustos
Yeşil Erik - Mayıs - Haziran
Armut - Temmuz - Kasım
Kiraz - Haziran
Ayva - Ekim - Ocak

11 Haziran 2010 Cuma

Besin çözeltilerindeki elementlerin maksimum ve minimum konsantrasyonları

Topraksız tarım çalışmalarında, besin eriyikleri içerisinde çözünen elementlerin maksimum ve minimum konsantrasyonları aşağıdaki gibi olmalıdır. Değerler Mg / Lt dir.

Element Optimum Sınırlar (mg / l)
N 300 150-1000
P 80 50-100
K 250 100-400
Ca 400 300-500
Mg 75 50-100
S 400 200-1000
B 1 0.5-5.0
Cl 5 değişik
Cu 0,5 0.1-0.5
Fe 5 2 - 10
Mn 2 0.5-5.0
Mo 0 0.001-0.002
Zn 0,5 0.5-1.0

Besin çözeltilerinde kullanılan elementler ve kaynakları

Besin çözeltilerinde kullanılan makro ve mikro elementlerin hangi kaynaklardan temin edileceği ile ilgili olarak aşağıdaki tabloda, yaygın olarak kullanılan kaynakları bulabilirsiniz.


Makro Element Kimyasal Kaynağı Makro Element (%)
Azot Amonyumnitrat NH4NO3 N: 16
Azot Kalsiyumnitrat Ca(NO3)2 N: 15, CaO: 19
Azot Nitrikasit HNO3 N: 20, 21
Azot Potasyumnitrat KNO3 N: 13, K2O: 46
Azot Amonyumnitrat NH4NO3 N: 33
Azot Amonyumfosfat (mono) NH4H2PO4 N: 11, P2O5: 21
Azot Amonyumfosfat (di) (NH4)2HPO4 N: 18, P2O5: 46
Azot Amonyumsülfat (NH4)2SO4 N: 21, S: 24
Fosfor Amonyumfosfat (mono) NH4H2PO4 P2O5: 27, N:12
Fosfor Amonyumfosfat (di) (NH4)2HPO4 P2O5: 22, N:20
Fosfor Potasyumfosfat (mono) KH2PO4 P2O5: 52, K2O: 34
Fosfor Potasyumfosfat (di) K2HPO4 P2O5: 18, K20:22
Fosfor Fosforikasit H3PO4 P2O5: 85
Potasyum Potasyumklorür KCl K20: 60
Potasyum Potasyumnitrat KNO3 K20: 36, N: 13
Potasyum Potasyumfosfat (mono) KH2PO4 K20: 30, P2O5: 23
Potasyum Potasyumfosfat (di) K2HPO4 K20: 22, P2O5: 18
Potasyum Potasyumsülfat K2SO4 K20: 50, S: 18
Kalsiyum Kalsiyumklorür CaCl2 CaO: 36
Kalsiyum Kalsiyumnitrat Ca(NO3)2 CaO: 19, N: 15
Kalsiyum Kalsiyumsülfat CaSO4 CaO: 29, S: 23
Magnezyum Magnezyumsülfat MgSO4.7H2O MgO: 16.5, S: 13
Kükürt Amonyumsülfat (NH4)2SO4 N: 21, S: 24
Kükürt Potasyumsülfat K2SO4 K20: 50, S: 18
Kükürt Kalsiyumsülfat CaSO4 CaO: 29, S: 23
Kükürt Magnezyumsülfat MgSO4.7H2O MgO: 16.5, S: 13
Bor Borikasit H3BO3 B: 16
Klor Potasyumklorür KCl Cl: 40
Bakır Bakırsülfat CuSO4.5H2O Cu: 25
Demir DemirŞelat fe EDTA [CH2.N(CH2COO)2]2 FeNa+ Fe: 6-12
Mangan Mangansülfat MnSO4.H2O Mn: 23
Molibden Amonyummolibdat (NH4)6Mo7O23.4H2O Mo: 8
Çinko Çinkosülfat ZnSO4.7H2O Zn: 22

10 Haziran 2010 Perşembe

Justus Von Liebig' in Minimum Yasası

Bitkilerin beslenmeleri konusundaki en temel yasalardan birisi Von Liebig tarafından 1840 yılında ortaya konan minimum yasasıdır.
Bu minimum yasasına göre,

Bitkilerin büyümeleri ihtiyaç duyduğu besin elementlerinden toprakta en az bulunanına bağlıdır
.

Doğal çevrede bitkiler için gerekli olan elementlerin bir bölümü (karbon, hidrojen, oksijen vb.) bol miktarda bulunduğu hal­de, topraktakilerin bazıları bitkilerin gereksinimlerini karşılayacak dü­zeyde bulunmayabilir. Örneğin bor elementi bitki gelişimi için gerekli olmakla beraber, tükendiğinde diğer gerekli elementler bulunsa bile bitki gelişimi durur. Yani bitkilerin gelişimi, topraktaki minimum besin elementiyle sınırlandırılır. Topraktaki minimum besin elementinin azot ol­duğu düşünülürse, bitki gelişiminin toprakta bulunan nitratın (NO3) miktarına bağlı olarak değiştiği görülür

Topraksız Tarım için besin çözeltisi hazırlanması (Domates)

Topraksız Tarım konusunda denemeler ve çeşitli çalışmalar yapan Kudret Tezel Bey in başka bir sitede paylaştığı marul ile ilgili besin çözeltisi hazırlama ile ilgili yazısından sonra domates ile ilgili çözelti hazırlama ile ilgili çalışmada aşağıdaki gibi olmalıdır.


Makro besin elementlerini elde edebilmemiz için,
1 Nolu şişeye 100 gr KH2PO4 - Mono potasyum fosfat.
2 Nolu şişeye 100 gr KNO3 - Potasyum Nitrat.
3 Nolu şişeye 100 gr Ca(NO3)2 4 H2O - Kalsiyum nitrat.
4 Nolu şişeye 100 gr Mg SO4 7 H2O - Magnezyum Sülfat.
5 Nolu şişeye 100 gram K2SO4 - Potasyum Sülfat

Her şişeyi içme suyu ile (1000 cc yani 1 Litre) ye tamamlıyoruz. Tamamladığımız bu karışımların tamamen çözülemesi gerekmektedir.


Marul için uygun besin formülü şu şekildedir;
N 118 PPm
P 55 PPm
K 300 PPm
Ca 140 PPm
Mg 30 PPm
S 112 PPm
Domates için özel hesaplanan bu besin çözeltisini hazırlamak için ;
1 - Öncelikle 10 lt lik içme suyunun bir kısmını (1 lt kadar) boşaltıyoruz,
2 - KNO3 şişesinden pipetle 14 ml çekerek 10 litrelik şişeye koyuyoruz,
3 - MgSo4 7 H2O şişesinden pipetle 34 ml çekerek 10 litrelik şişeye koyuyoruz,
4 - KH2PO4 şişesinden pipetle 25 ml çekerek 10 litrelik şişeye koyuyoruz,
5 - K2SO4 şişesinden pipetle 39 ml çekerek 10 litrelik şişeye koyuyoruz,
6 - Ca( NO3)2 4H2O şişesinden pipetle 70,7 ml çekerek 10 litrelik şişeye koyuyoruz,
7 - Borik asit şişesinden 7 ml çekerek 10 litrelik şişeye koyuyoruz,
8 - Bakır Sülfat şişesinden 1 ml çekerek 10 litrelik şişeye koyuyoruz,
9 - Demir Sülfat şişesinden 12 ml çekerek 10 litrelik şişeye koyuyoruz,
10 - Mangan Sülfat şişesinden 1,6 ml çekerek 10 litrelik şişeye koyuyoruz,
11 - Çinko Sülfat şişesinden 4,5 ml çekerek 10 litrelik şişeye koyuyoruz,
12 - Amonyum Molibdat şişesinden 0,2 ml çekerek 10 litrelik şişeye koyuyoruz,
13 - Su şişesinden boşalttığımız suyu geri tekrar su şişesine koyarak toplam 10 lt ye tamamlıyoruz.

Besin eriyiğimizin PH ve EC sini de domatesin istediği ph ve EC değerlerine göre hazırlamak gereklidir.pH ının 6 ile 6,5 değerleri arasında ayarlanması gereklidir. EC değerleri ise 2-2,5 değerleri arasında tutulmalıdır.

Bu besin çözeltisinin hazırlanması konusundaki anlatımının orijinaline buradan ulaşabilirsiniz.

9 Haziran 2010 Çarşamba

Topraksız Tarım için besin çözeltisi hazırlanması

Topraksız Tarım konusunda denemeler ve çeşitli çalışmalar yapan Kudret Tezel Bey in başka bir sitede paylaştığı, çözelti hazırlama ile ilgili çalışma aşağıdaki gibi olmalıdır.

Kudret Tezel Bey in http://www.agaclar.net/forum/showthread.php?t=6949 adresinde anlattığı besin çözeltisini hazırlama yöntemi ;

Makro besin elementlerini elde edebilmemiz için,
1 Nolu şişeye 100 gr KH2PO4 - Mono potasyum fosfat.
2 Nolu şişeye 100 gr KNO3 - Potasyum Nitrat.
3 Nolu şişeye 100 gr Ca(NO3)2 4 H2O - Kalsiyum nitrat.
4 Nolu şişeye 100 gr Mg SO4 7 H2O - Magnezyum Sülfat.

Her şişeyi içme suyu ile (1000 cc yani 1 Litre) ye tamamlıyoruz. Tamamladığımız bu karışımların tamamen çözülemesi gerekmektedir.


Marul için uygun besin formülü şu şekildedir;
N - 120 ppm
P - 40 ppm
K - 178 ppm
Ca - 120 ppm
Mg - 37 ppm
S - 48 ppm
B - 1,2 ppm
Cu -0 ,12 ppm
Fe - 2,4 ppm
Mn - 0,5 ppm
Zn - 0,5 ppm
Mo - 0,01 ppm

Marul için özel hesaplanan bu besin çözeltisini hazırlamak için ;
1 - Öncelikle 10 lt lik içme suyunun bir kısmını (1 lt kadar) boşaltıyoruz,
2 - MgSo4 7 H2O şişesinden pipetle 37,5 ml çekerek 10 litrelik şişeye koyuyoruz,
3 - Ca( NO3)2 4H2O şişesinden pipetle 70,7 ml çekerek 10 litrelik şişeye koyuyoruz,
4 - KH2PO4 şişesinden pipetle 17,6 ml çekerek 10 litrelik şişeye koyuyoruz,
5 - KNO3 şişesinden pipetle 33 ml çekerek 10 litrelik şişeye koyuyoruz,
6 - Borik asit şişesinden 7 ml çekerek 10 litrelik şişeye koyuyoruz,
7 - Bakır Sülfat şişesinden 1 ml çekerek 10 litrelik şişeye koyuyoruz,
8 - Demir Sülfat şişesinden 12 ml çekerek 10 litrelik şişeye koyuyoruz,
9 - Mangan Sülfat şişesinden 1,6 ml çekerek 10 litrelik şişeye koyuyoruz,
10 - Çinko Sülfat şişesinden 4,5 ml çekerek 10 litrelik şişeye koyuyoruz,
11 - Amonyum Molibdat şişesinden 0,2 ml çekerek 10 litrelik şişeye koyuyoruz,
12 - Su şişesinden boşalttığımız suyu geri tekrar su şişesine koyarak toplam 10 lt ye tamamlıyoruz.

Besin eriyiğimizi hazırladık. Sıra PH ve EC durumunu düzenlemekte.
pH ının 6,4 ile 6,7 değerleri arasında ayarlanması gereklidir.
EC sinin ise; eğer bu eriyiği şişe suyu ile hazırladıysanız ki öyle tarif ettik yaklaşık EC 1,6 mS dir. Ancak su kalitesi değiştiğinde EC değişir. Marul 0,8 ile 1,2 EC arasını sever. Bütün sebzeler fide döneminde normalinden daha düşük EC değerleri isterler.

EC değerini yüksetmek için örneğin 10 litre su yerine 8 litre su kullanmak lazımdır. Eğer EC değerini düşürmek istiyorsak ozamanda örneğin 12 litre suya hazırlamak gerekirdi.

İşte bunun içindir ki EC değerini biraz yüksek hazırlayıp kullanırken fide veya yetişkin olmasına göre sulandırarak kullanmakta fayda vardır.

Mesela bir su kültürü yapıyorsak yani bitki devamlı suyun içinde ise düşük EC. eğer katı ortam kültürü yapıyor, bitkimizi günde 10-20-30 defa suluyorsak daha yüksek EC değerlerini seçmeliyiz.

Bu besin çözeltisinin hazırlanması konusundaki anlatımının orijinaline buradan ulaşabilirsiniz.

8 Haziran 2010 Salı

EC Metreler, Topraksız Tarımda EC Metre Kullanımı

Topraksız tarımda besin çözeltisinin EC sini yetiştirdiğimiz bitkinin kabul edeceği sınırlar içerisinde tutmamız gerekmektedir. Bunun için de belli ve düzenli aralıklarla EC ölçümü yapmamız ve bu sonuçlara göre besin çözeltisinin EC sini ayarlamamız gerekmektedir.
EC ölçümü için EC metreler satılmaktadır. Bu cihazlar, sudaki çözünmüş olan iyon miktarını ölçerek bize suyun tuzluluk oranı hakkında bilgi vermektedir.

Topraksız tarımda EC nin önemi için sitemizdeki EC Nedir ? Topraksız Tarımda EC ve Önemi başlıklı yazıyı okuyabilirsiniz.

7 Haziran 2010 Pazartesi

EC Nedir ? Topraksız Tarımda EC ve Önemi

EC , Electric Conductivity kelimelerinin ilk harflerinden oluşan, elektrik iletkenliğini belirten kısaltmadır. Suyun iletkenliği içerisinde çözünmüş olan iyonlara bağlı olduğu için EC aynı zamanda su içerisinde çözünen tuz oranını da ifade eder. Yani bir anlamda suyun tuzluluk değeridir.
EC nin birimi microsiemens/cm dir.

Bir çözeltinin EC sini arttırmak için, çözelti içerisinde daha fazla besin yada tuz çözmek gerekir, EC değerini düşürmek için ise besin çözeltisine düşün EC li su ilavesi yapılır.

Peki EC neden önemlidir?
Biyolojide Ozmoz denilen bir durum vardır. Bu ozmoz denen durum şudur; Az yoğun ortamdan çok yoğun ortama akış, bir geçiş.
İşte bu olaya OZMOZ denir.

Bunun bitkilerle ilgili olan kısmı ise şudur. Eğer bitkinin öz suyu kökleri etrafındaki sudan yoğunsa kökleri etrafındaki su bitki tarafından emilir ama kökleri etrafındaki su bitki özsuyundan tuzlu ise bitki bu suyu ememez hele bir de haddinden fazla tuzlu ise bitkinin özsuyu kökleri etrafındaki bu tuzlu su tarafından emilerek bitkiyi susuz bırakır ve ölümüne sebep olur.

İşte tuzluluğun önemi burada devreye girer. Eğer bitki için hazırlanan besin çözeltisi, bitkinin alabileceği maksimum tuzluluk oranından yüksek ise bu durumda bitki suyu ememez, kurur. Her bitkinin tuzluluk isteği farlı farklıdır.

Örneğin:
Domates 2,5 ms/cm
Biber 2,4 ms/cm
Hıyar 2,0 ms/cm
Patlıcan 2,0 ms/cm
Marul 2,3ms/cm

Bitkilerin EC istekleri farklı olduğu için örneğin domeates için hazırlanan besin eriyiğini patlıcana verecek olsak 1 Litre besin eriyiğine 0,25 Litre su ilave ederek EC sini 2,5 tan 2,0 ye düşürmemiz gereklidir. EC değerini 1 litre besin eriyiğindeki tuz miktarı olarak düşünebiliriz.

Önemli Not : Eğer bir kaç farklı bitki türünü bir arada büyütülecekseniz, EC değeri olarak en düşük olanın EC değeri seçilmelidir.

6 Haziran 2010 Pazar

pH Metreler, Topraksız Tarımda pH Metre Kullanımı

Topraksız tarım için besin çözeltisi hazırlarken, bu besin çözeltisinin pH derecesini istenilen pH aralığında tutmamız gerekiyor. pH değerini istediğimiz değerlerde tutmak için öncelikle pH değerini ölçmemiz gerekiyor.
pH derecesini ölçen ölçüm aletlerine pH metre denir. Elektronik yada analog göstergeli pH metreler olduğu gibi, pH kağıtları ile de ölçüm yapılabilir. pH kağıtları ile ölçüm esnasında, çözeltiye batırılan pH kağıdının rengine göre derecesi belirlenir.









pH Ölçümü
Yaklaşık bir pH ölçümü için pH seviyesi değiştikçe değişik renk alan pH kağıtları kullanılabilir. Bu tip göstergelerin doğruluklarında sınırlamalar mevcuttur ve renkli veya koyu örneklerde doğru olarak sonuç elde etmek zorlaşabilir.

Daha doğru pH ölçümleri bir pH metre ile elde edilebilir. pH ölçümü üç parçadan oluşur: pH ölçüm elektrodu, referans elektrodu, ve yüksek empedans girişli bir cihaz.
pH elektrodu, ölçülen çözeltinin pH’ına göre voltaj veren bir pil gibi düşünülebilir.
pH ölçüm elektrodu hidrojen iyonuna hassas bir cam haznedir. Haznenin içinde ve dışındaki bağıl hidrojen konsantrasyon değişimine göre farklı milivolt çıkışı verir.

Referans elektrodu çıkışı hidrojen iyonu aktivitesi ile değişmez. pH elektodunun iç direnci çok yüksektir. pH değişimine göre ortaya çıkan voltaj değişimini ölçmede zorluk çıkarır. pH metrenin giriş empedansı ve kaçak dirençler önemli faktörler haline gelir. pH metre temel olarak yüksek empedanslı bir yükseltici olup anlık elektrod voltajlarını ölçüp sonuçları analog veya dijital bir göstergede pH birimi cinsinden gösterir. Bazı hallerde, özel kullanım alanları veya iyon-seçici ya da Oksidasyon-İndirgeme Potansiyeli (ORP) elektrodlar için voltaj da okunabilir.

Topraksız tarımda pH ın önemi için sitemizdeki PH Nedir ? Topraksız Tarımda PH ve Önemi başlıklı yazıyı okuyabilirsiniz.

PH Nedir ? Topraksız Tarımda PH ve Önemi

Ph, bir çözeltinin asitlik yada baziklik derecesini veren, Power of Hydrojen in kısaltmasıdır.
Bir çözeltideki hidrojen konsantrasyonunun kologaritmasıdır.

pH = colog[H+] = -log[H+]

şeklinde formülüze edilir.

Besin çözeltisi bünyesinde bulunan OH- iyonları ve H+ iyonlarının dengesine bağlı olarak çözelti pH'ı değişim göstermektedir. Çözeltide OH- iyonlarının fazla olması demek bu çözeltinin alkali olduğunu yani pH'sının yüksek olduğunu gösterir bir bilgidir. Aynı şekilde çözeltinin H+ iyonlarının fazla olması da bu toprağın asidik olduğunu yani pH'sının düşük olduğunu gösterir.

Topraksız tarım için en önemli koşullardan birisi de, bitkinin yetişeceği ortamın pH değerinin yani asitlik derecesinin uygun değerler arasında olmasıdır. Her bitkinin en iyi yetişebileceği bir pH değeri mevcuttur ve en iyi verimi bu pH aralığında verir. 7 pH değeri nötrdür. 7 nin altındaki değerleri gösteren sıvı ortam asidik, 7 nin üzerindeki değerler ise baziktir. Bitkiler çoğunlukla 5,8- 6.5 arası hafif asit ortamda daha iyi gelişirler.
Topraksız tarım için söz konusu olan besin çözeltisinin pH değeri sıklıkla kontrol edilmeli ve yetiştirilen bitkiye göre pH değişimlerine müdahale edilmelidir.
Eğer besin eriyiği, yani besin çözeltilerinin pH değeri eğer yüksek ise pH ı düşürmek için ortama asitik sıvı, su yada besin çözeltisi eklenmeli, eğer düşük pH ta ise, ph ı yükseltmek için ortama bazik karakterli sıvı takviyesi yapılarak besin çözeltisi bitkinin istediği pH değerine getirilmelidir.

Örneğin; Eğer ph ı düşürmek istiyorsanız ortama limon (sitrik asit içerir) takviyesi yapabilirsiniz. Bunun yerine limon tuzu takviyesi de yapılabilir.
Eğer pH ı arttırmak istiyorsak çözelti içerisinde CaCO3 yani kireç çözerek pH ı arttırabiliriz.

Peki pH ın bitki gelişimine etkisi nedir?
Besin çözeltisinin pH değeri arttıkça yada azaldıkça bir takım elementlerin de bitki tarafından alımı azalmaktadır. Bunların başında da iz elementler gelmektedir.
Çözelti pH'ı yükseldikçe daha çok iz elementlerin alımının azaldığını görüyoruz. Bu da şu şekilde açıklanabilir. Çözeltinin pH'ı yüksekse ortamda OH- iyonları fazla demektir. Bu da ortamda bulunan iz elementlerin hidroksil iyonlarına bağlanarak, metallerin hidroksitlerinin oluşmasına neden olmaktadır. Yani ortamda bulunan Fe elementi OH- ile birleşip Fe(OH)3 ve Fe(OH)2 oluşturmakta ve bu da bitki tarafından zor alınan bir elemente dönüşmektedir. Fakat bu durum, sadece demir için değil, aynı şekilde bakır (Cu), çinko (Zn), mangan (Mn) için de geçerlidir.

Ayrıca iz elementlerin haricinde fosfor için de pH önemlidir. pH yükseldikçe ortamdaki Ca ile birleşip CaPO4- oluştururlar. Bu bileşik bitkiler tarafından alımı zor bir bileşiktir. Bu yüzden pH yükseldikçe fosfor alımı azalır.

Çözeltinin asitliğini artırmada CO2 gazlarının da etkisi büyüktür. Makro ve mikro organizmalarca oluşturulan CO2 su ile birleştiğinde ( CO2 + H2O -> H2CO3 ) karbonik asidi oluşturur. Karbonik asit H2CO3 » (HCO3-) + (H+) iyonlarına dönüştüğünden H+ iyonları konsantrasyonu artarak toprağın asitliğini artırmış olur. Yani eğer besin çözeltisine CO2 ile havalandırırsan bir miktar ph ı düşürebiliriz. Soluduğumuz havanın içerisinde de CO2 bulunduğu için eğer besin çözeltisini bir hava pompası yardımıyla havalandırırsak H+ iyonlarının yüzdesini ve dolayısıyla asitliğini arttırmış oluruz.


Aşağıda bazı sıvılara ait pH değerleri verilmiştir.

Gastrik asit 1,5 – 2,0
Kola 2,5
Sirke 2,9
Portakal 3,5
Bira 4,5
Asit yağmuru <5,0
Kahve 5,0
Çay 5,5
Süt 6,5
Su 7,0
İnsan tükürüğü 6,5 – 7,4
Kan 7,34 – 7,45
İdrar (alınan besine bağlı olarak) 5,0 – 8,0
Safra sıvısı 7,0 – 8,0
Gözyaşı 7,4
Pankreas özsuyu 7,8 – 8,0
Beyin omurilik sıvısı 7,4
Deniz Suyu 8,0
El Sabunu 9,0 – 10,0
Amonyak (NH3) 11,5
Çamaşır Suyu 12,5
Sodyum Hidroksit 13,5
Kostik Soda 13,9

4 Haziran 2010 Cuma

Besin Elemetleri ve Görevleri

Topraksız tarımda yetiştirilen bitkiler, gelişme süreci boyunca besinlerini su yoluyla inorganik ya da organik gübrelerden sağlamaktadır.

Bitkiler Azot(N), Fosfor(P) ve Potasyum(K) gibi Makro besin elementlerine yüksek miktarlarda ihtiyaç duyarken, Demir (Fe), Çinko (Zn), Magnezyum (Mg), Kükürt (S) gibi diğer besin elemetlerine ise daha az oranlarda ihtiyaç duyarlar.
Topraksız tarımda bitkilerin ihtiyaç duyduğu besin elemetlerinin bazı görevleri ve bu besinlerin eksikliklerine genel olarak yer vermeye çalışacağız.

Azot (N) : Bitki gelişmesi için gerekli metabolizmaları kontrol eden proteilerin en kritik yapı taşlarından biridir. Klorofil moleküllerininde de kullanılmakta ve böylece fotosentezde de anahtar rol oynamaktadır. Azotun en iyi kaynağı iyi gelişen vejatatif gelişme olup, bitkinin koyu yeşil rengi ile de alakalıdır. Nitrojen eksikliği, bitki gelişmesinde azalma ve solgun bir yeşil ya da sarı renkle karekterize edilir. Bu sararma genellikle yaprakların uçlarında başlar ve yaprak orta damarına doğru ilerler. Eksiklik çok şiddetli olursa, etkilenen alanlar kahverengiye döner ve ölümler görülebilir. Azot bitkilerde hareketli bir element olduğundan dolayı, azot eksikliği ilk olrak yaşlı yapraklarda görülür.

Fosfor (P): Nükleik asitlerin kritik bir elementidir, bundan dolayıda bitkisel üretimde can alıcı bir rol oynar. Fosfor tohum oluşumunda da olmazsa olmaz bir element olarak göz önüne alınmakta, tohum ve meyve içerisinde de büyük oranlarda bulunmaktadır. Fosfor yaşam ve gelişme için olmazsa olmaz olan biyolojik enerji transfer mekanizmaları için de en fazla gerek duyulan bir elementdir. Uygun ya da elverişli fosfor sağlanması halinde bitkilerde kaliteli ürün, daha güçlü sap ya da gövde büyüklüğü, iyi kök gelişimi ve daha erken ürün olgunluğu gibi bir çok faydaları bitkilere sağlamaktadır. Fosfor eksikliği durumunda ise gelişmede durma, ogunlaşmada geçikme ve küçük meyve oluşumları ile karekterize edilmektedir. Fosfor eksikliği, özellikle genç bitkilerde mor renklenme ile alakalı olabilir. Azottan başka fosfor da bitkilerde hareketli olduğundan dolayı, her eksiklik belirtisi genellikle ilk önce yaşlı yapraklarda ortaya çıkmaktadır.

Potasyum (K): Ana bitki kompenentlerinden biri olarak görülmesede, protein sentezinden bitki su dengesinin ayaralanmasına kadar, bitki gelişimi için gerekli bir çok fizyolojik işlevlerin geniş bir yelpazesinde önemli bir rol üstlenmektedir. Potasyum eksikliği bitki gelişmesinde durgunluk ve yaprak kenarlarının sararması veya kararması ile karekterize edilmektedir. Potasyumda bitki bünyesinde hareketli olduğu için, eksiklik belirtileri ilk olarak yaşlı yapraklarda görülür. Potasyum eksikliğinin diğer bir işareti de gövde ve sap küvvetinin azalması ya da zayıflaması olup, bunlar bir çok problemide beraberinde getirmektedir. Örneğin hastalıklara karşı zayıflama ya da direncinin azalması ve tek yıllık ya da çok yıllık bitkilerin kışa dayanıklılığın azalması gibi durumlar ile karşılaşılabilir.

Kalsiyum (Ca): Bitkilerde bir çok enzimi aktive eder. Ayrıca hücre duvarlarının yapısal kompenetlerinden biri olup, su hareketi, hücre gelişmesi ve bölünmesi üzerinde de önemli rollere sahiptir. Ayrıca bitkilerin azot ve diğer mineral maddelerinin alınması için gerekli olan bir besin elementidir. Bitkilerde hareketsiz olan bu besin elementi bitki gelişmesi için devamlı bir kaynağa gereksinim duyulmaktadır. Kalsiyum eksikliği gövde, çiçek ve köklerde küçülme ve bodurlaşma, yaprak ve meyvelerde siyah lekeler ve yaprak kenarlarında sararma olarak karekterize edilmektedir. Kalsiyum genellikle kültür bitkileri için toprakta yeterli düzeydedir.

Magnezyum (Mg): Bitkilerde klorofilin anahtar yapı taşlarında biri olup, fotosentezde de kritik bir rol oynamaktadır. Magnezyum eksikliği yaprak damarları arasında beyaz şeritler olarak karekterize edilir. Magnezyum en iyi şekilde bu besini içeren bir kireç tarafından sağlanmaktadır.

Kükürt (S): Bitkide protein ve vitaminlerin en yaygın komponentlerinden biridir. Kükürt eksikliği olan bitkiler genel bir sararmaya sahiptir ve çak zayıftır. Kükürt eksikliğinin belirtileri nitrojen eksikliğine benzerdir, yalınız kükürt bitkide hareketli olmadığından yaşlı yapraklardan ziyade geç yapraklarda ortaya çıkmaktadır.

Demir (Fe): Enzim fonksiyonu, klorofil sentezi için kataliz görevi ve bitkide yeni gelişmeler olması için gerekli olan bir besin elementidir. Demir eksikliği solgun yapraklar, yaprak ve damarların sararması şeklinde karekterize edilir. Yüksek pH' sı olan topraklarda demir bulunabilir, fakat bitki için bu demir kulanılmayabilir.

Mangan (Mn): Fotosentez için enzim aktivitesi, solunum ve nitrojen metabolizmasında önemli rolller oynamaktadır. Manganez eksikliği demir eksikliğine benzer olup, yeşil damarlı solgun genç yapraklar olarak karekterize edilir. İleri durumlarda, yapraklar beyazlaşır. Kahvergi, siyah ya da gri lekeler damarlara bitişik olarak görülmektedir. Nötr ve alkalin topraklar genellikle eksiklik ortaya çıkar. Asit topraklarda ise toksit oluşumuna neden olacak şekilde alımları artırabilir.

Bor (B): Bitkilerde en fazla fonksiyonu üstlenenen elemetlerden biri olup, bunlardan bazıları çiçeklenme, polen gelişimi, meyvelenme, hücre bölünmesi, su ilişkisi, hormon hareketliliği, hücre duvarı oluşumu, membran sağlamlığı, kalsiyum alımı, ve şekerlerin hareketi gibi bir çok işlevsev görevlere sahiptir. Bitki bünyesinde elemet hareketsizdir ve genç sürgün ve yapraklarda ilk belirtiler görülür. Bor eksikliği durumunda bitkiler uç göz çürüklüğüne neden olarak kalın, kıvrık kırılgan rozetleşmeye de neden olmaktadır. Ayrıca kahverengi, rengsiz, çatlamalar meyvelerde, yumruda ve köklerde görülebilir.

Çinko (Zn): Oksin (gelişme hormonu) içeren enzimlerim fonksiyonel kısımlarında görev almakta, karbonhidrat metabolizması, protein sentezi ve gövde gelişmelerinde de önemli roller üstlenmektedir. Çinko eksikliği demir eksikliğinede yol açabilir. Ekisiklik belirtileri, benekli yapraklar ve düzensiz sarı alanlar olarak karekterize edilir. Özellikle yaşlanmış topraklarda ortaya çıkar, pH 5,5-7.0 arası da en az seviyede eksiklik görülür ve düşük pH bitkilere bu elementin yüksek seviyeye çıkmasına neden olur.

Bakır (Cu): Genellikle köklerde bulunmakata ve nitrojen metabolizması için gerekli bir elemetdir. Enzimlerin bir yapı taşı, özellikle karbonhidrat ve proteini kullanan enzim sitemlerinin bir parçası olabilir. Eksiklik durumunda bitkilerin sürgün uçlarının geriye doğru ölüm ve uç yapraklarda kahveengi lekeler olarak belirtiler görülür. Bu element organik maddelere sıkı şekilde bağlıdır, bundan dolayıda organik maddece zengin topraklarda eksiklikler sık görülebilir. Topraktan hızla kaybolmaz, fakat topraklarda bulunmayabilir. Ayrıca fazla olduğu durumlarda toksiteye sıkça rastlanabilir.

Molibdenyum (Mo): Nitratları amunyumlara indirgeyen enzimlerin yapılarında bulunur, bu element olmadan protein sentezi bloke edilir ve bundan dolayıda bitki gelişmesi durmaktadır. Molibdenyuma nitrojen fikse eden bakteriler de oldukça gereksinim duymaktadır. Mo eksikliği kıvrılmış, tabaklaşmış kenarlı solgun yapraklar şeklinde belirtileri görülür ve bitkiler tohum bağlamayabilir. Ayrıca Mo eksiklik durumunda, azot eksikliğine de rastalanabilir.

Klor (Cl): Hücre içereisinde su ya da eriyiklerin hareketi yani osmoz basıncı ile ilişkili bir besin elementidir. Mineral elementleri ve fotosentesi oluşturmak için gerekli olan iyonik dengeyide sağlamaktadır. Klor eksikliği solgunluk, tıknaz köklenme, sararma ve bronzlaşma şeklinde eksiklik belirtileri bitkilerde görülür. Bazı bitkilerde kokusu azalabilir.

Kobalt (Co): Nitrojen fikse den bakteriler içim gereklidir. Eksikliği durumunda bitkiler azot eksikliği belirtileriyle de karşılaşabilir.

Nikel (Ni): Son yıllarda gerekli bir element olarak tanımlanmıştır. Üreyi kullanılabilir azaotlara parçalayan üre enzimleri ve demir absorbsiyonu için bitkilerde ihtiyaç duyulmaktadır.

Sodyum (Na): Bitkilerde ozmotik basınç ve iyonik denge için gereklidir.

Silisyum (Si): Hücre duvarı komponenti olduğu bilinmektedir. Bazı bitkilerde yeşil aksam spreyi olarak kullanıldığında afid poulasyonunu azaltığı bildirilmektedir. Yaprak görünümünü düzenleştirir, ısı ve kuraklık toleransını düzenler ve solunumu azalttığı bildirlmektedir. Eksikliği durumunda bitkilerde solgunluk, zayıf meyve ve çiçek oluşumu olarak belirtileri bitkilerde görülebilir. Eksikliği halinde böcek ve hastalıklara karşı da bitkilerin dayanıklılığını azaltmaktadır.

3 Haziran 2010 Perşembe

Ortam Türleri : Ağaç Kabuğu

Ağaç kabukları topraksız kültürde başarılı bir şekilde kullanılan organik agregatlar içerisinde yer alır. Genelde kabukların su tutma güçleri çok yüksektir. Kabukların su tutma güçleri ile irilikleri arasında bir ilişki vardır. Kabuk irileştikçe su tutma gücü azalır, ancak hava içeriği artar. Çam ağaçlarının kabuklarının su tutma gücü %218- 267, volüm ağırlığı 0.245 g/cm³, porozitesi %84, ph ‘sı 6.1 ve EC’si mmhos/cm olarak saptanmıştır. Ayrıca çeltik kavuzu ve yerfıstığı gibi materyallerde katı ortam olarak kullanılabilmektedir. Bunların dışında hindistan cevisinin dış saçakları da ithal edilerek katı ortam da kullanılmaktadır. Hindistan cevizi lifi için Ortam türleri : Kokopit başlığına bakabilirsiniz.

Ortam Türleri : Kokopit (Cocopeat) Hindistan Cevizi Kabuğu Lifi

Hindistan cevizi liflerinden elde edilen bir katı ortam elemanıdır.
Sıkıştırılmış olarak ithal edilir, satılır. Su ile ıslatıldığında hacminin 3-4 katı kadar genileyerek kullanıma uygun hale gelir.
Kokopit, tek başına kullanıldığı zaman çok yıllık bitkilerde ileriki yıllarda kök bölgesinde sıkışma yapabilir. Bu nedenle pomza, perlit, çakıl vb. materyallerle karıştırılması uygundur.
Katyon Kapasitesi yüksektir
PH : 5.5-6 civarındadır.
Su Tutma Kapasitesi : Ağırlığının 9 katıdır.

2 Haziran 2010 Çarşamba

Ortam Kültürleri : Talaş

Talaş doğal olarak ağaç ve odunların kesilmesi sonucu ortaya çıkan irili ufaklı tozlardan elde edilir. Elde edildiği ağacın türü ve talaşın kullanılma süresi önemlidir. Torfun bulunmadığı yerlerde yada ekonomik olarak sağlanamadığı yerlerde kulanılabilir. Talaşlar genellikle içerikleri yüksek olduğundan geç ayrışırlar. Ayrılmamış talaş sterilize edilmeden kullanılmamalıdır. Taze kullanılamaz. Sakıncaları ise selüloz vb. bileşiklerin biyolojik parçalanması sonucu Azot noksanlığı ile fenoller ve Mn gibi bazı bileşiklerin toksik etkisinin olmasıdır. pH derecesi 5.0 ile 6.8 arasında değişir. İnce talaş nemi kaba talaştan daha iyi yayar ancak kaba talaşın drenaj üstünlüğü vardır.
Önemli bir not; Sedir ve ceviz talaşı kullanılamaz

Ortam Türleri : Torf

Torf, milyonlarca yıl önce yosunlu, çamurlu, sazlık ve canlı mikro organizmaların tatlı su göl/göletlerinde çökelmesi sonucu yataklanan kömürleşmemiş bir madendir. Torf, doğal olarak, doğal Torf yataklarından elde edilir. Islak ortamlarda, bataklıklarda hızla gelişen bitkisel ağırlıklı organik materyallerin havasız koşullarda yığınlar halinde biriktirmesiyle oluşur, su tutma kapasitesi yüksek ve havalanması yeterlidir.

Kalite değerleri torf kaynağına ve işletme teknolojisine göre çok değişmektedir.

Organik madde miktarı yüksek, PH değeri 6-7 ortalama %60-65 nem ve %10-30 hümik asit içermektedir. Çiçekçilik, fidecilik, iç mekan ve peyzaj süs bitkilerinde kullanımı yaygındır. Kurutma işlemiyle nem içeriği %15-20 oranlarına düşürülerek ve 0-3mm boyutlarında öğütülmüş olarak kullanılması tavsiye edilir.

Tek başına ve karışım olarak kullanılan en yaygın materyaldir.
*** Genellikle rengi sarı, kahverengi ve siyah olan torfun sertliği azdır.
*** Bitki kökleri için iyi bir havalandırma sağladıkları için bitkinin gelişim hızını artırırlar.
*** Üstün bir çimlendirme ve köklendirme kapasitesine sahiptir.
*** Toprağın su tutma kapasitesini, bitkiyi besleme gücünü, biyolojik aktiviteyi artırır.

Torf a ait bazı fiziksel ve kimyasal değerler şu şekildedir;
Toplam azot % 2.28- 2.44
Organik madde %79.03- 67.02
Nem %58.29- 70.57
PH(1/5 süzük) 3.97- 3.95
EC(1/5 süzük) 0.95- 1.86
Su tutma kapasitesi %702.79- 646.08

Torf ard arda birden fazla kullanılabilen bir agrettir. 3 yıl üst üste kullanılabilir ancak 4.yıldan sonra oturma ve sıkışma nedeniyle kök gelişimi olumsuz yönde etkilenir.
Ülkemizde Bolu, Denizli, Van, Kahramanmaraş, Kayseri, Erzurum, ve Kars yöresinde torf yatakları mevcuttur.

Ortam Türleri : Plastik Köpük, Strafor

Strafor Köpük, hafif ve su tutma gücü yüksek olması nedeniyle iyi bir katı ortam kültürüdür. Hacminin %95’i hava ile doludur. Bünyesinde tuttuğu suyun tamamını bitkiye verebilir. pH derecesi nötrdür, buharla dezenfekte edilerek 10 yıl üst üste kullanabilir. Katı ortamda kullanımı sırasında ağırlıklı olarak pomza, torf, perlit vb katı ortamlarla karıştırılarak kullanılır, etkili bir havalandırma sunar.

1 Haziran 2010 Salı

Ortam Türleri : Cam Yünü

Cam fabrikalarından çıkan ince cam parçalarının toplanıp birleştirilmesi, işlenmesi neticesinde elde edilir. Su tutma kapasitesi ve hava içeriğinin yüksektir fakat maliyetinin yüksek oluşu nedeniyle topraksız tarımda kullanımı sınırlıdır ve pratik değildir.
 


Topraksız Tarım , Topraksız Tarım hakkında bilgi , Topraksız Tarım örnekleri , Topraksız Tarım sistemleri , Topraksız Tarım besin ve gübreleri , topraksız tarım nasıl yapılır , topraksız tarım dizayn , topraksız tarım maliyeti , topraksız tarım nedir , topraksız tarım video , organik tarım , dizayn grup , elektronik devre arşivi, elektrik projeleri, basit elektronik devreler , Hediye arama , Hediye Bul , Hediye Arıyorum , Hydroponics , Zamazingolar.com , İlginç Ürünler Sitesi , Teknolojik Ürünler Sitesi , Piranha Grande , Piranha Grande Video İnceleme youtube